otel dekorasyon

başa dön
11 AĞUSTOS
1738 defa Okundu

Deprem anında evinizde kalın!

Deprem anında evinizde kalın!

Çelikleşmiş deprem bilincinin gelişmeye başladığı son yıllarda, yapılardaki çelik konstrüksiyon kullanım oranı da artıyor.

Türkiye'nin deprem haritasına bakıldığında pek çok bölgemizin farklı derecelerde deprem riskine sahip olduğunu görüyoruz. Geçmiş dönemlerde yaşanmış bu doğal afet yaralarının ne yazık ki hala sarılamadığı düşünüldüğünde de ülke olarak ciddi bir risk ve sorun altında olduğumuz oldukça net. Ancak son yıllarda arka arkaya yaşanan deprem felaketleri, bir nebze de olsa bilinçlenmeyi beraberinde getirmiş görünüyor. Henüz yeterli olmasa da "Deprem öldürmez, bina öldürür" gerçeği karşısında mimari platformlar, kendi üzerlerine düşeni yapmaya başladılar. Binaların sağlamlığının, taşıyıcı sistem elemanlarına bağlı olması da, çelik konstrüksiyonlu yapılara karşı ilgiyi yükseltmiş durumda.

Yapı tasarım bilinci, çelikle örülüyor

Yükseleceği zemin özellikleriyle birlikte yapıların depreme dayanımının ne kadar olacağı, daha proje tasarımı aşamasında belirlenmekte. Bu nedenle can ve mal kaybını minimize etmek hatta sıfırlamak için uygun temel ve taşıyıcı sistem seçimleri, yani mühendislik ve mimari deneyimler, iş birliğiyle çalışmakta.

 

Çelik konstrüksiyonun oldukça yüksek mukavemete sahip olduğu pek çok olumlu referansla ortaya konulmuş durumda. Öte yandan hem daha hesaplı olması hem de uygulama süresi bakımından yaklaşık %40'lık zaman tasarrufu sağlaması da özellikle birinci derece deprem bölgelerinde tercih edilirlik oranını yükseltmekte. Hatta inşaat sektörü yetkilileri, çelik yapıların yapım süresiyle ilgili olarak "150m2'lik iki katlı bir evin betonarme olarak inşa edilmesi ortalama 6 ay, çelik konstrüksiyonlar ile inşa edilmesiyse 20 gün veya 1 aydır." şeklinde bir açıklama da yapmakta.

Ahşaptan 21, betonarmeden 10 kat daha esnek

Çeliğin esnek bir malzeme olması sayesinde deprem anında salınım payının da yüksek olması, yapının güvenliğini en üst seviyede tutmaktadır. Malzeme olarak özgül ağırlığının taşıdığı yüke oranla çok daha az olması mukavemetini artıran önemli bir faktördür. Öte yandan yine malzeme hafifliği, deprem anında yapıya yansıyan deprem şiddetinin çok daha az olmasını sağlamaktadır.

Çelik, aynı zamanda sürdürülebilir yapı malzemesidir.

Türk Yapısal Çelik Derneği (TUCSA) Yönetim Kurulu Üyesi  Selçuk Özdil, mimari perspektiften bakıldığında, çeliği form özgürlüğü sağlayan bir malzeme olarak değerlendirirken, aynı zamanda onunla sürdürülebilir tasarımlar inşa edilebileceğini de belirtmektedir. Sağlamlık ve dayanıklılığa ek olarak estetik, ferah ve aydınlık yaşam ortamları yarattığının da altını çizmektedir. Aynı zamanda çelik yapılar esnek kullanım alanına da sahiptirler ve yapıdaki değişimlere kolayca uyum sağlamaktadırlar. Öyle ki yatay veya dikey alanda genişletilebildiğinden, yapının yeniden başka amaçlarla kullanılabilmesi mümkün olmaktadır. Pek tabii ki çelik yapı malzemelerinin geri dönüştürülebilir ve yeniden kullanılabilir olmasıyla sürdürülebilir enerji platformunun ilk sırasında geldiği söylenebilir. İç mimari anlamda kolonsuz ve kirişsiz bir yapı tekniği kurulmasıyla mekan düzenlenmesinde alan sınırsızlığı yarattığı da unutulmamalıdır.